Cuma, Nisan 16, 2010

Anayasa Meseleleri

Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki, anormal şartlar altında hazırlanmış bu anayasanın makul şekilde değiştirilmesinden yanayım.

İktidar partisinin, genel propaganda şekli, mağduriyet,gerginlik,turban, mağduriyet, gerginlik, İmam Hatip gerginlik, mağduriyet, statüko... gerginlik, mağduriyet... gerginlik... gerginlik.. ........ üzerine kurulmuştur. Yetmediği yerde galeyan kültüründen de istifade edilir....

Bu klasik durumu, daha İktidar Partisi başkanı ve Başbakan'ın ilk belediye başkanlığı seçimlerindeki tavırlarından bile hatırlıyoruz. O zaman Başka bir parti ve onun fikirlerini savunmaktaydı. Koskoca adamdı, fikirleri ne derece değişti bilmem, ama değişti dedi, halkın bir bölümü kabul etti, şunu unutmamak gerekir ki % 58 i de kabul etmedi.

İktidara geliş aşamalarındaki mağduriyet ve buna başkaldırı zihniyeti zaten malum, ayrıca şunu unutmamak gerekir ki yurdum insanı zaten solcu falan olmadı hiç sol oylar 70 li yıllarda patladığında dahi %30 u geçmedi

Herneyse iktidar partisi, yaklaşık 8 senedir muktedir, bu arada bir de sabıka kaydı var, nedendir bilinmez, bir anayasa furyası başlattı giderayak, sebepleri malum ama ilan etmiyeyim, eğer bunu anlamayan var ise bence Aziz Nesin'in dediği yüzdeye girer.
Ama bazen anlamak işe gelmez ve inkar edilir, olsun, edilsin ama gerçek ayan beyan ortada.

Zaten Başbakan'ın hap olarak adlandırdığı değişiklik meselesinde üç temel madde var, bu maddelerin nedeni, olası bir durum karşısında oluşacak zor durumdan kurtulmak amacını güdüyor, geri kalan maddeler ise herkesin kabul edeceği yani acı hapı tatlandırmak üzere konulmuş şekerlemeler....

Oysa yurdum insanı işsizlikle uğraşmakta, yurdum insanının işsizlik oranı, geçen sene aynı döneme nazaran %1 azalmış, sakın kimse işteeeeee işsizliği yendik demelere kalkmasın bunu ancak zeka düzeyi düşük yada yandaşlıktan gözü kör olanlar yutar.

Ocak ayında şehirdeki işsizlerin, yaklaşık 700.000 adedi, pes ederek köyüne baba ocağına geri döndü. yani ya kahveye ya da söğüt ağacının altında tünemeye İşte bu gidenler artık işsizler arasında görülmüyor. Belki tarımda istihdam olmuş gibi görünüyor ama onlar da bu işsiz dinenler, oysa ocak ayında tarımsal bir faaliyet yok malumunuz. Durum başbakan'ın tabiri ile işsizlikte "sanal" bir düşüş, yani gerçeklerle alakası yok.... Hani kişi başına düşen milli gelirim 10.000 doları aşması gibi sanal....

Yani efendim esas meselelerimiz bunlar iken bir anlamsız gerginliklerle iyice kutuplaştırılmaktayız. Bu kime ve neye hizmet eder düşünmek lazım... Bunlara çözüm bulacak birileri yok mu? elbette demokratik yoldan, çözüm üretecek kimse yok mu ???

Bunları hak ediyor muyuz ? bilmem siz düşünün....

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Sanirim zaten bu gerginlikler hep asil meseleyi unutalim diye var.Ve ben artik herseyden suphe eder oldum paranoid sizofren bir Derya eh ne yapalim boyle iktidara boyle vatandas:)Elbette ki bence de anormal sartlarda hazirlanmis bu anayasa degistirilmeli o zaman yapilan referandumu hayal meyal hatirliyorum ve ailemden dinlediklerim de aslinda bir referandum olmadigi halka cok guzel bir sekilde evet demeleri gerektigi empoze edildigi cunku evet derlerse anarsistlerden kurtulacakti benim uyuyan halkim neye evet dedigini bilmeden sahane bir is yapmis gibi bir de kutladi bunu neyse ki ben o zaman oy kullanamasam da bu konuda hayir diyen bir aileye sahibim.Sanirim bize bu gunlerde en yakisan durum bir sarkida gayet guzel ozetleniyor Candan Ercetin ne guzel diyor ninni de sira ona da gelir yakinda!!Uzakta olunca hersey daha fena hissediliyor,diyorum ya okumak istemiyorum bazen ne yazdiniz diye ama ben okumasam da olanlar oluyor o zaman en iyisi super bir dusunce biciminin konulari nasil yorumladigini gormek, seviyorum sizi okumayi:))Sevgiyle... Tanya`ya kocaman sarilin benim yerime, Ali pasa izin verirse tabii kendinize ve yaninizda ki sahane kadina iyi bakin selam ve sevgilerimle:))Derya...

Ersin dedi ki...

Sevgili Derya Teşekkürler,

ne yapalım biz de içimizi burada döküyoruz... Tanya'ya iyi dilerklerini ileteceğim
Sevgiler