Pazartesi, Eylül 15, 2008

son günlerin düşündürdükleri

Sevgili diyor ki; "yahu atacaklar seni de içeri" . Ben de diyorum ki; "Neden ki kimseyle alıp veremediğim yok", yanlızca kendimce haklı gördüğüm şeyleri söylüyor, bunu yaparken de kimseye pek bulaşmıyor ve hakaret etmiyorum....

Gördüklerimden duyduklarımdan birkaç not ve düşünce....

Bu sabah Boğaziçi Köprüsü yolundan yoğun trafikte giderken birşey gördüm, İstanbul Ticaret Üniversitesi yazılı bir servis aracı gidiyordu, içinde tamamı sıkmabaşlı kızlar oturmaktaydı, heralde bu üniversitenin harem-selamlık uygulaması var, öyle ya bir acık başlı kız yada herhangi bir erkek öğrenci yok....Hayırlı olsun. Neyse bir önünde Atatürk devrimlerine uygun bir belediye otobüsü vardı merak etmeyin....

*****
Muhterem Başvekil'in dikkat ettiğim bir hitabı var, bazı mevzular üzerine konuşuyorken diyor ki;


"Falan falan mevzıda İçişleri Bakan'ım araştırıyor."...." filan filan olayı Belediye Başkan'ım takip ediyor" yani bu hiyerarşik olarak alt seviyede bulunanlara bakanım, başkanım, vesaire gibi sözler ile betimliyor. Bu bana, bir padişahın, "vezirim", "nazırım" deyişini anımsatıyor..... Tam böyle düşünürken aklıma bir şey geldi, padişahlar cuma selamlığına çıktıklarında, halk ( yani padişahın kulları) saray çıkışında toplanır ve onu alkışlarlardı ve de " padişahım çok yaşaaaaaa" diye bağırırlardı. Arada ise bir kaç kişi " mağrur olma padişahım senden büyül Allah var" şeklinde bağırırlardı..... Hayret ki bunlara kimse birşey yapmazmış, neden mi, bunlar bizzat saray tarafından para ile tutulanadamlarmış vazifeleri de bu olguyu padişaha her an hatırlatmakmış ne güzel bir düşünce........

*******

Muhterem Başvekil bazı mevzularda konuşurken, dinsel kriterlere yer verir, mesela " şu mevzuu ulemaya sormak lazım" gibilerinden. Zat'ı şahaneleri de zaten bildiğim kadarı ile İmam Hatip lisesi mezunudur. Nedir imam ve hatip.... Türk Dil Kurumu internet sözlüğünden baktım;
İmam için :
Cemaate namaz kıldıran kimse.
Müslümanlıkta mezhep kuran kimse.
Hz. Muhammed'den sonra onun vekilliği görevini üzerine alan halifelere verilen unvan.
Bazı küçük İslâm devletlerinde devlet başkanı.
En önde bulunan, önder.


hatip için ise:
Topluluk karşısında söz söyleyen kimse, konuşmacı.
Bir topluluk karşısında etkili, açık, düzgün konuşarak bir düşünceyi anlatmada, bir duyguyu aşılamada...... ....... ......
diye devam ediyor.

Hmmmm demek ki bu okullar yukarıda yazılı vasıfları taşımak üzere insan yetiştiren meslek okulları. Kişi bu vasıfları haiz olarak mezun oluyor ve diploma alıyor. Aman sakın İmam Hatip Lisesi'lerini karalama edebiyatı yapacağımı düşünmeyim. İmam Hatip okulları apayrı bir konu ve ben bunubu ayrıca yazacağım, Kötüleme değil saptama maksatlı olacak.

Bu durumda bu okul mezunlarının hem dinsel bilgileri ve hem de hitabet güçleri ile konuşmalarında çok dikkatli olmaları gerekiyor. Başvekilimiz de bu okul mezunu....
Aylardan Ramazan ( hani herkes şu günlerde mübarek ramazan günü diye söze başlıyor ya) acaba bu mübaret Ramazan gününde bir hatip, oruç ağızla bir başkası için hoş olmayan sözler söyleyebilir mi. Mesela birine "alçak", "şerefsiz", "kaçakçı" ve daha birçok sözleri alenen söylemek, kişi öyle olsa bile, dinen caiz midir. Bence bunu İmam ve Htip olma yetkisini haiz başvekil bilir. Ama Başvekil birilerine böyle hitap ediyor ! Yoksa ulemaya mı sormalı .....

Neyse,

Muhterem Başvekilimiz, yarım asırı devirmiş bir vatandaşım ben ve de siyasal bilimler mezunuyum üstelik. %47 oy almış bir hükümetin iktidarındaki memlekette sulh ve sükun olur. Hükumet rahat rahat işerini yapar memlekete refah gelir. O hükumet, ağız dalaşları ile acaip gündemlerle hiç uğraşmaz, arkasına aldığı %47 oya ile güçlü ancak karşısında olan %53 oy ile de sorumlu olarak memleketin asıl meseleleri olan işler ile uğraşır. Başarırsa gene hükunmet olur başaramazsa başka birileri gelir. Mühim olan devletin bekasıdır.
Çözüm üretir. Hükumetin başı ve bakanları, vakur ve mağrur duruşu ve söz gümüş ise şükut altındır düsturu ile yücelir. Başvekil tüm memleketin Başvekilidir, o kişisel kavgalarını %100 haklı bile olsa bağıra çağıra medya önünde yapmaz. Merak etmeyiniz, halk herşeyi görür siz haklı iseniz, medya hakkınızda ne yazsa gene siz seçilirsiniz. Bırakınız ve şunları çözünüz.

- Terör binlerde insanımızı doğramaya devam ediyor.
- Her ne kadar sizlece açıklanılan GSMH bilmem kaç dolarlara vardı ise de bugün milletin büyük bir bölümü açlık sınırında yaşıyor.
- Avrupa topluluğu işlerimiz olduğu yerde duruyor. Hiç bir gelişme yok sıfır.
- Kıbrıs hiç bir ağırlığımız olmadan kendi kendine akıp gidiyor.
- Kafkaslarda burnumuzun dibinde hiç esamemiz okunmuyor
- Rusya birkaç hafta gibi kısacık zaman diliminde ihracat kaybımız bir milyar doları buldu bu gün geçiyor.
- Ekonomi full stop. Durdu baksanıza dolaylı vergi tahsilatı bile bir yıl önceye göre çok düştü.
- Tekstil bitti
- Tarım çöktü
- Tuzlada işçiler ölmeye devam ediyor,
- Diyanet ile hiç bir ilişkisi olmayan Kur'an kurslarında gencecik kızlar ölüyor.
- Yurt dışındaki ekonomik kriz kapımızda bizi ha vurdu ha vuracak.
- Biz para vermesek Devletin okutmakla yükümlü olduğu okullarda kaloriferler yanmayacak.
- Elektriğe son bir yıl içinde %60 ın üstünde zam geldi.
- Halen gene dünyanın en pahallı benzinini ödüyoruz. oysa petrol bu gün 90 doların altına indi.
- Dünyanın en pahallı doğal gazı alıcısıyız ( bizden öncekiler imzalamış ne yapalım demeyin).
- Daha binlerce madde yazarım.

Bunlar memleketin öncelikli meseleleri bakın içinde ne medya patronları ne de başörtüsü var....

Rica ederim, biraz huzur verin bize. Biz biraz dinlenelim çok yorulduk.... siz de sakin sakin işlerinize bakın, sizi özleyelim yahu Başvekilimiz ne yapıyor, diyelim. Muhalif olanlar bile takdir etsin. Bizi biraz dinlendirin ne olur boks maçlarında bile rauntların arasında bir dakika dinlenme zamanı var.

4 yorum:

Tanya's dedi ki...

Sevgili,

Ne güzel anlatmışsın..ama o iktidar ve para hırsıiçinde sence mola olur mu? olsa olsa bayrak değişikliği..onun da bize değil kendilerine faydası var.

Konudan tamamen bağımsız..mubarek ramazan gününde diye başlayan konuşmalara daha bu sabah..orucu bana mı tutuyosun yukarıya mı dedim artık..oruclular ya..herşey onlara hak..bize değil...ne biçim bir yukarı ile ilşkidir çözemedim ben..çözesim de yok.

Ersin dedi ki...

Sevgili Haklısın,

Mesela, Adam trafikte yapmadığı deliliği bırakmıyor, sen kızınca da zaten oruçluyum diye başlıyor saymaya. Elbette huzur içinde orucunu tutan bir kimsehiç bir sözümüz yok. ama bunu bir gösteri abidesi yapmak bence zaten oruç veya herhangi bir ibadetin özü ile bağdaşmıyor...
İbadet kişini kendi meselesi ve yaklaşımı iç dünyasının arınmasıdır. Bu asla birilerine gösteriş için yapılmamalıdır.

tubik dedi ki...

Birilerinin başka birilerine "oruç tutmuyor" diye hakaretler yağdırıp yol ortasında evire çevire dövme hakkını kendinde bulduğu bir hale geldik.

Bazıları ibadetini diğerlerinin gözüne sokmaya çalışırken bazıları da inat olsun diye sapıtmanın doruğuna çıkıyor.

Bu kadar milletin gözüne sokarlarsa kendilerine göre uydurdukları günahı, yasağı, toplum dengesini yitirmeye başlar elbette.

Amaç zaten vatandaşları dinsiz ve mümin diye ikiye ayırmak, bu iki grubu birbirine çarptırmak, böylece de o elektrik zamlarını, Kıbrıs'ı, ekonomiyi örtbas edecek bir sürü vakit bulmak değil mi zaten?

Biz de pembe dizi izler gibi izliyoruz. Sonunu bile bile merak ederek.

Ersin dedi ki...

Tuğbacım, maalesef dediklerin harfiyen doğru amcak, bence pembe dizi gibi değil olsa olsa "alaca karanlık kuşağı" dizileri gibi bu durum.
Yapacağımız uyanık olmak be demoktatik haklarımızı muhakkak kullanmak.
bir gün ikinizi de bekliyoruz...